Arap ülkelerinin sermaye birikimleriyle, Türk özel sektörünün üretim tecrübesini bir araya getirmeliyiz
banner36
15. Türk Arap Ekonomi Forumu’nda konuşan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, jeopolitik risklerin ve çatışmaların arttığı bir dönemde olunduğunu hatırlatarak güçlü bir uluslararası iş birliği ve dayanışmaya olan ihtiyacın arttığına inandıklarını söyledi.​

15. Türk-Arap Ekonomi Forumu, "Türkiye ve Arap Dünyası: Yatırım, Ticaret, Teknolojide Global Koridor" temasıyla İstanbul'da başladı.

 

El birliğiyle özel sektörün güçlendirilmesi gerektiğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, "Zira çağımızda ülkelerin esas gücü, özel sektörlerinden geliyor. Türkiye ekonomisinin gücü ve dinamizmi de özel sektöre dayalıdır. Bu sayede, İtalya ile Çin arasında, en büyük sanayi üretim kapasitesini kurmuş, en büyük sanayi ürünü ihracatını yapan, girişimci bir ülkeyiz." diye konuştu.

 

Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin inşaat, turizm ve tarım alanlarında dünyanın en büyüklerinden olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:

 

"Pek çok sektörde, otomotiv, beyaz eşya, demir-çelik ve konfeksiyon başta olmak üzere, Avrupa’nın ana tedarikçisiyiz. AB’nin kendi dışında, en çok otomobil ithal ettiği ülkeyiz. Yüzde 94’ü sanayi malı olan 12 bin 600 farklı ürünle, 200'den fazla ülkeye, yılda 260 milyar dolar ihracat yapıyoruz. Bunun yüzde 60'ını da gelişmiş, zengin pazarlara, ülkelere gerçekleştiriyoruz. Bu da Türk ürünlerinin kalitesini, fiyat rekabetçiliğini ve tüketiciler açısından beğenildiğini gösteriyor. Tüm bunları, ticareti serbest hale getirip, rekabeti artırmak suretiyle sağladık. Zira ticaret zenginleştirir, korumacılık fakirleştirir. Özellikle gelişmekte olan ülkelerin istikrarı ve refahı için, ticaretin daha serbest olması şarttır."

 

- "Aramızdaki ekonomik ilişkiler, potansiyelimizi yansıtmıyor"

 

Dünyaya entegre olunması ve iş yapma ortamının iyileştirmesi gerektiğine dikkati çeken Hisarcıklıoğlu, "Bunu başaran ülkeler, bu asrın kazananları olacak. Ne yazık ki bu duruma rağmen, aramızdaki ekonomik ilişkiler, potansiyelimizi yansıtmıyor. Aramızdaki ticaret ve yatırım hacmi, olması gerektiği seviyenin altında kalıyor. Ülkeleri daha müreffeh hale getirmenin yolu bir araya gelmek ve bir arada durmak. Bunun yolu da iktisadi ilişkileri ve özellikle de birbirimizle yaptığımız ticareti artırmaktır." dedi.

 

Sanayi, turizm ve tarım alanında Arap ülkelerinin sermaye birikimleriyle, Türk özel sektörünün üretim tecrübesinin bir araya getirilmesi gerektiğine vurgu yapan Hisarcıklıoğlu, "Coğrafyamızda girişimciliğin geliştirilmesi ve KOBİ’lerin güçlendirilmesi için de,Arap dostlarımızla yakından çalışmak istiyoruz. TOBB olarak bu konularda tecrübe ve bilgi paylaşımı yapmaya hazırız." diye konuştu.

 

Son dönemde ticari ilişkilerin artması noktasında önemli ilerlemeler sağladklarını anımsatan Hisarcıklıoğlu şöyle devam etti:

 

"Türkiye'nin Arap ülkelerine ihracatı, 20 yıl önce 5 milyar dolardı. 2023'te 45 milyar doları geçti. Yine son 20 yılda Türkiye, 50 milyar dolardan fazla doğrudan yabancı yatırımı Arap ülkelerinden aldı. Afrika, Avrupa ve Asya'nın tam ortasında bulunan Türkiye'nin, iş dünyası dostu bir yatırım ortamı var. Son 20 yılın 19’unda pozitif büyüme gösteren Türkiye ekonomisi, sağlam ve hızlı şekilde gelişmektedir. İnanıyorum ki bu forum, yeni bölgesel iş birliklerinin hayata geçmesine ve Arap kardeşlerimizle ekonomik ilişkilerin daha da güçlendirilmesine katkı sağlayacaktır."

 

- Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek

 

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise Kuveyt, Irak, Mısır, Libya ile Tunus'un hükümet, iş dünyası ve finans sektörü temsilcilerinin katıldığı forum kapsamında düzenlenen "Türkiye ve Arap Dünyası: Yatırım, Ticaret ve Teknoloji için Küresel Bir Koridor" başlıklı paneli modere etti.

 

Şimşek burada yaptığı değerlendirmede, küresel bir yapay zeka devrimi yaşandığını belirterek, "Bunun sonucunda sadece endüstride bir devrim yaşanmayacak, hayatımızın her boyutu bundan etkilenecek. Dolayısıyla bu devrimi kaçıramayız." dedi.

 

Panelde konuşan Şimşek, dünyada çok büyük belirsizliklerin yaşandığı bir anda bu toplantının yapıldığını kaydederek, belirsizliklerin büyümeyi kısıtladığını, genelde ticaretin büyümeyi körüklediğini ancak global ticarette şu anda daralma yaşandığını söyledi.

 

Şimşek, "Dünyada bu yetmiyormuş gibi bir de küresel bir yapay zeka devrimi yaşamaktayız. Bunun sonucunda sadece endüstride bir devrim yaşanmayacak, hayatımızın her boyutu bundan etkilenecek. Dolayısıyla bu devrimi kaçıramayız. Bir de nüfuslar giderek yaşlanıyor. Bu da küresel bir sınama. Ayrıca çatışmalar ve jeopolitik gerilimler de İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra oluşan düzene tehdit oluşturuyor. Bütün bunlar küresel büyümeyi azaltmakta." diye konuştu.

 

Bakan Şimşek, Türkiye'de enflasyonda yaşanan artışın artık düşüşe geçtiğini belirterek, şu açıklamalarda bulundu:

 

"Ancak küreselde biraz belirsizlik yaşanmakta. Hem parasal hem de mali politikalar açısından. Küreselde parasal politikalar biraz gevşeyecek belki ama bunun hızı ve koordinasyonunda önemli bir etkisi olacak. 'Parasal politikaların gevşemesi bir mali konsolidasyonla sonuçlanacak mı?' sorusu da bizim açımızdan zorlayıcı bir soru. Ama bildiğimiz bir şey varsa önümüzdeki yıllarda küresel ticaret aynı kısıtlı seviyesine devam edecek ve yüzde 3'ten fazla bir büyüme beklenmiyor. Dolayısıyla zorluklar var ama aynı zamanda fırsatlar da var. Bu şekilde bakmamız lazım."

 

Şimşek, bugün gerçekleştirilen forum sayesinde Türkiye ile Arap dünyası arasında çok faydalı işbirliklerine imza atılabileceğini kaydederek, tarafların birçok sektörde birbirini tamamlama potansiyeline sahip olduğunu vurguladı.

 

- "Türk ve Arap dünyası arasındaki ekonomik koridorlar geliştirilmeli"

 

Tunus Ekonomi ve Planlama Bakanı Semir Abdulhafız da Türkiye ile Arap dünyası arasındaki ekonomik koridorların geliştirilmesinin bölge ülkeler için büyük avantajlar sağlayacağını belirterek, bu ülkelerin ekonomik kalkınması için büyük yansımaları olacağını söyledi. Bu ülkelerin zaten büyük çoğunluğunun kendi aralarında serbest ticaret anlaşması imzaladığını dile getiren Abdulhafız, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

"Bu anlaşmaların çerçevesinin biraz daha genişletilmesi ve daha kapsayıcı olmasını bekliyoruz. Bu anlaşmaların zeminini daha da güçlendirmek önemli. Ekonomik entegrasyonumuzu Türkiye ile Arap dünyası arasında bu şekilde teminat altına alabiliriz diye düşünüyorum. Bölgemizi ekonomik şoklardan koruyabilmek için birlikte çalışmamız şart. Bu ekonomik şoklar bütün dünyayı etkilediği gibi bizi de yakından etkiliyor. Ama coğrafi konumumuzu düşünürsek, özellikle Türkiye'nin buradaki pozisyonunu düşünürsek atılabilecek çok önemli adımlar var. Türkiye Asya ile Avrupa ve Afrika arasında bir bağlantı noktasını oluşturuyor. Bu coğrafi konum hepimiz için gerçekten de çok dikkate değer bir durumu ortaya koyuyor."

 

- "İmzalanan anlaşmalar ticari ilişkilerin güçlendirilmesine katkı sağlayacak”

 

Irak Maliye Bakanı Taif Sami Muhammed de Irak'ın, Türkiye ile işbirliğine en açık ve en büyük ülkelerin başında geldiğini söyledi. Muhammed, küresel ticarette önemli fırsatlar bulunduğunu ve Türkiye'nin uluslararası yatırım ve ticaret için bir koridor rolü oynadığını belirterek, iki ülkenin 20'den fazla mutabakat zaptı imzaladığını hatırlattı. Bu mutabakat zabıtlarının detaylarına değinen Muhammed, şu ifadeleri kullandı: 

“Su, altyapı, kalkınma projeleri, ticaret ve yatırım koruma alanlarında mutabakat zabıtları imzaladık. KOBİ'lerin geliştirilmesi, sağlık sektörü, stratejik işbirliği anlaşmalarımız mevcut. Ticaret, ziraat ve sağlık, 2025 sonrasında hayata geçirilecek büyük projelerin yer aldığı sektörlerin başında geliyor. Turizm işbirliği ve güvenlik alanında imzalamış olduğumuz mutabakat zabıtlarımız var. Ayrıca, mevzuatın güçlendirilmesi ve mevzuat altyapısının oluşturulması konusunda, iletişim ve enerji sektörlerinde de mutabakatlar imzaladık." Muhammed, tüm bu anlaşmaların ikili ilişkilerin geliştirilmesini hedeflediğinin altını çizerek, ekonomi ve ticari ilişkilerin güçlendirilmesine büyük katkı sağlayacağını sözlerine ekledi.

 

- "Daha güçlü ticari ilişkiler inşa edilebilir"

 

Mısır Maliye Bakanı Ahmed Kucuk da iki ülke arasında gerçekleştirilecek işbirliğinin "kazan-kazan" senaryosu üzerine inşa edileceğini vurguladı.

 

Ahmet Kucuk, Mısır ile Türkiye ilişkilerinin oldukça iyi bir seviyede olduğuna dikkat çekerek, özel sektör nezdinde de önemli çalışmalar yürütüldüğünü belirtti.

 

Kucuk, Mısır'daki ihracatçıların Türk firmalarıyla güçlü bağlar kurduğunu vurgularken, 3-4 büyük Türk şirketinin Mısır'da önemli müteahhitlik projelerine imza attığını hatırlattı.

 

Bu firmaların sayısının 3-4 kat artırılması gerektiğine dikkati çeken Kucuk, "Daha büyük hedefler belirleyip bunlara hep birlikte karar vermemiz gerekiyor. Doğru kaynakları ve çabayı doğru yönlendirmek gerektiğini düşünüyorum. İyi ilişkilerimiz mevcut, bunun için gerekli temele sahibiz. Bu temel üzerine daha güçlü ticari ilişkiler inşa edilebilir." değerlendirmesinde bulundu.

 

- "Yatırımları ana odağımıza alabiliriz"

 

Kuveyt Maliye Bakanı Noora Suleiman Salem Al-Fassam da ekonomik kalkınmayı artırabilmek için öncü bir rol üstlenilmesi gerektiğini söyledi.

 

Ticaret hacmini beklentileri karşılayacak şekilde artırabilecek bir proje geliştirilebileceğine değinen Al-Fassam, Körfez ülkeleriyle birlikte serbest ticaret anlaşmaları imzalamak için çaba gösterdiklerini ifade etti.

 

Ticaretin önündeki engellerin kaldırılmasının, Türkiye ve Arap dünyası arasındaki etkileşimi artıracağını vurgulayan Al-Fassam, "Yatırımları ana odağımıza alabiliriz ve bunu yaparken Kuveytli firmaların Türkiye'deki çeşitli sektörlere yapacağı yatırımları hızlandırabiliriz." diye konuştu.

 

-Arap Ligi Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit

 

Arap Ligi Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit ise İslami finans, fintek, sermaye piyasaları, enerji, sanayi, savunma, teknoloji, gıda ve inşaat sektörlerindeki fırsatların ele alındığı forumun açılışında, toplantının Türk ve Arap dünyası arasındaki diyaloğu güçlendireceğini anlattı.

 

"Çünkü Arap dünyası ile Türkiye arsındaki ekonomi gittikçe daha da canlanmakta. Yeşil enerji, finans teknolojisi gibi alanları bizim değerlendirmemiz lazım. Bu eşsiz sinerjiden yola çıkarak her iki tarafa da faydalı olacak köprüler kurabiliriz. Çünkü Türkiye zaten Asya ile Avrupa arasında köprü." diyen Gheit, dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la görüşmesine değinerek, orada gördüğü kitabın Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkinin tarihini ele aldığını söyledi.

 

Gheit, "Çok eşsiz bir ilişkimiz var. Roma İmparatorluğu'ndan bu yana bu ilişkileri ve bu coğrafyanın önemini çok daha iyi anlıyoruz. O nedenle Türkiye ile Arap dünyası arasındaki ilişkilerin tarihte ne kadar derine gittiğini görebiliyoruz. Tabii bazı zorluklar da yaşamaktayız. Bu zorluklardan dolayı bizler bütün imkanları kullanarak ilişkilerimizden en iyi şekilde faydalanamayabiliyoruz." ifadelerini kullandı.

 

- "Türkiye, Rusya, Avrupa ve Afrika'yı birbiriyle bağlayan konuma sahip"

 

Arap Odalar Birliği Genel Sekreteri Khaled Hanafy ise Türkiye ile Arap ülkeleri arasındaki ekonomik ve ticari iş birliğini artırmak için çaba gösterdiklerini, Türkiye'nin Arap ülkeleri ile ticaret hacimlerini artırmasının önemine işaret etti.

 

Al-Iktissad Wal-Aamal İcra Direktörü Faysal Abou Zaki de dünyada ekonomik dönüşümlerin yaşandığını belirterek ortak zenginlik ve bölgesel gelişme vizyonuna sahip olunduğunu söyledi.

 

Zaki, Türkiye'nin Rusya, Avrupa ve Afrika'yı birbiriyle bağlayan konuma sahip olduğunu ifade ederek, Türkiye'nin stratejik ve ekonomik potansiyeli ile küresel ekonomideki konumunu daha da güçlendirebileceğini kaydetti.

 

Körfez İşbirliği Konseyi Sekreter Yardımcısı Khalid Ali Salim Al Senaidi ise Türkiye ve Arap ülkeleri arasındaki serbest ticaret anlaşmalarının ülkeleri arasındaki ikili ticaretin artması açısından önemli olduğunu belirterek, ülkelerin ve halkların refahının artmasını hedeflediklerini dile getirdi.

 

Arap Ekonomik Forumu Stratejik Partneri Erkan Kork da Türkiye'de disipline edilmiş bir bankacılık sektörünün olduğunun altını çizerek, Türkiye ve Arap ülklelerinin fintek alanında, teknoloji alanında, know-how tecrübesiyle, kazan-kazan formülüyle iş birlikleri yapabileceğini kaydetti.

 

Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu

 

Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu ise, yatırım bakanlıkları veya ajanslarıyla sürekli istişareler gerçekleştirip beraber çalıştıklarını belirterek, "Fintek'ten bir örnek vermek istiyorum. Türkiye'den bir fintek şirketi Dubai'den bir fintek şirketini satın aldı. Farklı Arap ülkelerindeki yatırımlarını bu şekilde büyütecekler." dedi.

 

Burak Dağlıoğlu, etkinliğin açılışında, bölgesel yatırımların önemine dikkati çekerek, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi'nin ilgili ülkelerdeki muhataplarıyla sürekli irtibat halinde olduklarını belirtti.

TOBB

Anahtar Kelimeler:
Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.