Ergün’ün 40 yıllık alacakları var. “En zoru kapıya gidip para istemek” diyor: “Mahalleden taşınan bir adamın onlarca yıllık borcu vardı. Gittim kapısına. ‘Ben o parayı ödedim’ dedi. Nasıl ispat edeyim ki? Her adam böyle değil ama. Bazısı ay başında gelip tüm hesabı kapatıyor. Ne alırsa yazıyorum tabii ki. Ben de olgunlaştım. Adamına göre muamele yapıyorum. Çünkü veresiyeler beni de etkiliyor.”
Ergün’ün yeni sistemden beklediği tek şey, alacaklarına bir devlet güvencesi getirmesi. Ergün: “Veresiye bitmez. Ama yeni sistemin her şeyi kaydedeceği söyleniyor: Ürünün markasını, hangi gün saat kaçta satıldığını...
Bunlar sayesinde müşteri de ne aldığını unutmaz. Onlarda görecek sistemden kendi hesaplarını çünkü.”
Fırat Karadeniz / Milliyet
Ergün’ün yeni sistemden beklediği tek şey, alacaklarına bir devlet güvencesi getirmesi. Ergün: “Veresiye bitmez. Ama yeni sistemin her şeyi kaydedeceği söyleniyor: Ürünün markasını, hangi gün saat kaçta satıldığını...
Bunlar sayesinde müşteri de ne aldığını unutmaz. Onlarda görecek sistemden kendi hesaplarını çünkü.”
Fırat Karadeniz / Milliyet